Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre; TBMM Genel Kurulu’nda, Turist Rehberliği Meslek Kanunu ile 2012 yılında yürürlüğe giren turist rehberliği hizmetine ilişkin faaliyet, görev ve sorumlulukların düzenlendiği 6326 sayılı kanun maddelerinde düzenleme yapıldı. Konuya ilişkin açıklama yapan Bakan Ersoy, kanundaki en önemli değişikliğin, rehberlikle ilgili bazı kararların bakanlık yetkisine tekrar geri verilmesi olduğunu belirterek, “Onun dışında özellikle yabancı dil sınavlarıyla ilgili bir düzenleme getirildi. Artık ÖSYM’deki kriterler esas alınarak ÖSYM sınavları baz alınarak yapılıyor. En önemli nokta, değişiklerden biri de Türkçe rehberlik. Rehberlik eğitimini tamamlamış olan kişiler sınavları başarıyla geçtikten sonra lisan sınavına giriyorlar. Hangi dillerden başarılı olurlarsa sonuçları kokartlarına işleniyor ve o ülkenin vatandaşları, o dili konuşan ülkenin vatandaşlarına kokartlarında belirtilen lisanlarda rehberlik yapabiliyorlar” dedi.
‘TÜRK VATANDAŞLAR İÇİN BİR AYRICALIK GETİRDİK’
Düzenleme ile artık Türk vatandaşlarına rehberlik edecek kişilerin yabancı dile sahip olma zorunluluğunun da ortadan kalktığını ifade eden Ersoy, “Türk vatandaşları için bir ayrıcalık getirdik. Türkçe bilmesi yeterli. Yani Türk vatandaşlarına çıkacak olan rehberlerin yabancı dil bilmesi gerekmiyor. Sadece Türkçe bilmeleri, kendi anadillerini konuşuyor olmaları, rehberlikle ilgili eğitimleri tamamlamış olmaları yeterli. Zaten herhangi bir Türk gruba İngilizce anlatma gerekmiyor, Fransızca anlatma gerekmiyor, Almanca anlatma gerekmiyor. Kendi orada sadece Türkçe yazıyorsa sadece Türk gruplara çıkabiliyor. Eğer orada sadece Türkçe yazıyorsa yabancı bir gruba da çıkamıyorsunuz. Zaten öyle bir şey olursa kanunen ruhsatınız iptal olur. Bir daha zaten rehberlik yapamazsınız. Bu da detaylı bir şekilde kontrol ediliyor” değerlendirmesinde bulundu.
‘TURİZMDEKİ EN BÜYÜK TEHLİKELERDEN BİRİ HANUTÇULUK’
Turizmdeki en büyük tehlikenin ‘hanutçuluk’ olduğunu belirten Ersoy, bu anlamda yeni yaptırımların gündeme geldiğini vurgulayarak, “Hanutçulukla ilgili rehberlik ruhsatının iptaline kadar varan ve para cezaları içeren yeni yaptırımlar getirildi. En hassas konulardan biri bu. Maalesef yoğun bir şekilde turizmde, halkın anlayacağı dilde ‘komisyonculuk’ diyelim, rehber camiasında ‘hanutçuluk’ diye geçiyor, bu maalesef çok yaygın. Turizmin en büyük tehlikelerinden biri. Gelişmiş turizm ülkelerinin hiçbirinde böyle bir şey yok ama maalesef ülkemizde çok yoğun bir şekilde var. Biz de bunlarla çok etkili bir şekilde savaşmak istiyoruz. Turizmin önündeki en büyük engellerden biri olarak görüyoruz. Yasada bazı düzenlemeler yaptık, gerekirse başka düzenlemeler de ileride yaparız. Mutlaka bu dönemde hanutçulukla ilgili sıkıntıyı Türk turizminin çözmesi gerekiyor. Bizim de en çok önem verdiğimiz ve maalesef rehberler aracılığıyla yapılan bir konu olduğu için çok hassas davrandığımız bir konu. Bu şekilde turizm olmaz. Dünyanın hiçbir gelişmiş ülkesinde bu şekilde turizm yapılmıyor. Bizim ülkemizde de yapılmaması gerekiyor. Hem esnafa çok zarar veriyorlar, gelirin adaletli bir şekilde dağılımını engelliyorlar bu da turizmde savaşmamız gereken konuların başında geliyor. Biz gerekli savaşı ısrarlı bir şekilde yapacağız” dedi.
‘SON DÖNEMDE BİRÇOK YENİLİK GELDİ’
Türkiye’nin, turist sayısı bakımından dünyada 4’üncü sıraya yükseldiğini kaydeden Ersoy, bu anlamda hedeflerinin 3’üncü sıraya yükselmek olduğunu belirterek, “Hedefimiz de dünyada ilk 3’e girmek. Dünyada ilk 5’e, 6’ya, 7’ye giren ülkeler sıralamasındaki kurallar ki bunlar genelde Batılı ülkeler oluyor, onlarla aynı seviyeye kurallarımızı getirmeye çalışıyoruz. Çok hızlı bir şekilde de regülasyonlar yapıyoruz. Sadece rehberlikle ilgili düzenlemeler değil, turizm konutlarının düzenlemesi, konaklama tesislerinin belgelendirmesine kadar son dönemde birçok yenilik geldi. Tabii bunların adaptasyonu, düzenlenmesi, uyum sağlaması bir süreç. Bu süreci de kısa bir sürede Türkiye olarak tamamlayıp ülkemizi 60 milyon–100 milyon bandında turist alan ülkeler seviyesine getirmeyi hedefliyoruz” açıklamasında bulundu. (DHA)